Dalâlet ; Arapça sözlükte kaybolmak,şaşırmak,yoldan çıkıp telef olmak demektir. Kuran ayetlerine baktığımızda dalâlet kavramının İnsanın şaşırıp gerçeklerden kopuk yaşayarak hidayetini zayi etmesi anlamına geldiğini kavrıyoruz.Dalil ise dalaletin içinde bulunan kişileri tanımlayan bir kavram.Kuran’da dalalet hidayetin tam zıddı olarak kullanılmaktadır. Dalalet kavramı türevleri ile birlikte Kuran’da ikiyüzü aşkın ayette geçmektedir. Çeşitli kıssalarda genellikle İman karşıtlığını ve inkarı kapsayan bir sapıklık olarak tanımlanmaktadır. Ve tabii ki sonu cehennemdir. Yine Kuran’da geçen idlal kelimesi dalâlet kelimesinden türeme olup başkasını saptırma anlamında kullanılır. ağva ve sadde fiilleri de dalalet kavramından türeme olup saptırmak anlamına gelir.
Onları mutlaka SAPTIRACAĞIM Muhakkak onları boş kuruntulara boğacağım.NİSA,119
Dalâlet kavramı Allah’ın emirlerinden habersiz şaşkınlık ve sapmışlık içinde bulunmasını belirten bir kavram olmasına rağmen Vahiy öncesi dönemlerinde Peygamber’lerin bile dalalet içinde olduğu vurgulanır.
Seni şaşırmış (dalil) bulup da yol göstermedik mi? DUHA,7
Ayrıca ; Yine Necm Suresi başlangıcında Peygamber efendimizin Allah’ın ayetlerini okuduğunu ve sapmamış biri olduğu vurgulanmıştır.
1 – İnmekte olan yıldıza andolsun ki,
2 – Arkadaşınız Muhammed sapmadı, (dalil) azmadı.
3 – O, hevâdan (arzularına göre) konuşmaz.
4 – O(nun konuşması kendisine ) vahyedilenden başkası değildir. NECM.1-4
Bu ayetlerinden anlıyoruz ki Peygamber dahi olsa istisnasız Allah’ın ayetlerinin rehberliği haricindeki her durumda insan dalalet içerisindedir. Ayet-i tevhid halinin dışında kalan her hal, şaşkınlık. Sapma, sapıklık, Sapkınlık ve insanın kendisini müstağni görerek azgınlığı olarak tanımlanır. Bknz (Necm2) de olduğu gibi bir çok ayetinde dalâlet kavramı azgınlık ve sapıklık olarak birlikte vurgulanmaktadır. Maalesef geçmiş dönemlerden günümüze kadar uzanmış erkek egemen müşrik adet ve inanışları bu kavramı sadece cinsel suçlara kadar indirgemiş ve günümüzde de böyle algılanmaktadır.
Oysa Dalalet kavramının özünü tarif eden sapıklık kavramı; Allah’ın men ettiği her tür davranış ve eylemi içine alır. Çünkü Allah’ın men ettiği durumlar sadece cinsel suçlar değildir. Örneğin Günümüzde sıkça kullanılan önemli olan kalp temizliği iyi insan olmak gibi açıklamalar da dalalet kavramını açıklayan sapıklık örnekleridir.
– Onlar ki, beni hatırlatan âyetlerimden gözleri bir örtü içindeydi. İşitmeye de tahammül edemiyorlardı.
– O kâfirler, beni bırakıp da kullarımı dostlar edineceklerini mi sandılar? Doğrusu biz cehennemi o kâfirlere bir konukluk olarak hazırladık.
– De ki: Amelleri en çok boşa gidenleri size bildirelim mi?
– Onların dünya hayatında çalışmaları DALÂL olmuştur. Uysa onlar güzel işler yaptıklarını sanıyorlardı.
– İşte onlar, Rabblerinin âyetlerini ve O’nun huzuruna çıkacaklarını inkâr etmişlerdir de Bu yüzden iyilik altında yaptıkları tamamen boşa çıkmış büsbütün DALÂL olmuştur. Artık kıyamet günü onlar için hiçbir ölçü tutturmayız.
106 – İşte böyle, onların Cezaları cehennemdir. Çünkü inkâr etmişler ve benim âyetlerimi,alaya almışlardır.KEHF,101-106
Yukarıda’ki ayetlerinden açıkça anlıyoruz ki , aslolan geçici bir dünyada iyilik yapmak değil; bilakis Allah Rızası için İyilikler yapıp böylece Allah’a sadakatini kanıtlamaktır.
Yeryüzü sınav yaşantısında Allah yokmuşçasına davranmak eylemlerde bulunmak Yüce Allah’a küfr’dür. İmansızlığın yegane belirtisidir. Allah’a inanmayan birisi tabii ki Allahı ve otoritesini ve emirlerini gözardı ederek yeryüzünde eylemlerde bulunacaktır.BKNZ:İMAN MÜMİN
Kim İmanı Küfre değişirse artık o DALÂLETE düşmüş olur.BAKARA,108
Ancak Yüce Allah’ın buyurduğu üzere ;
Yaşamın İtaat ve isyan ile sınanılan geçici bir yer olduğunu idrak edememiş kişiler süphesiz Dalâlet içinde mahvolacaklardır.
İster mümin İster inkarcı olsun, Allah’ın ve Resulünün emirlerine karşı tavır sergileyenler ve bu eylemler içinde olanlar şüphesiz sapıklık DALALET içerisindedirler.AHZAB,36
Allah’a şirk koşan müşriklerde sapıklık (dalâl) içerisindedirler.NİSA,116
3 Comments
Yorumlar kapatıldı.